AYDIN Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Uygulama ve Araştırma Hastanesinde evli ve 2 çocuk annesi Burcu Kuşaksız’ın (36) leğen kemiğinde görülen tümör, radyofrekans yöntemiyle temizlendi.
Ev hanımı Burcu Kuşaksız 2018’de banyoda ayağının kaymasını sonucu düştü. ADÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesine başvuran Kuşaksız’da leğen kemiğinde tümör olduğu saptandı. Yapılan çalışmalarla Burcu Kuşaksız, geçen yıl Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Ferit Tufan Özgezmez‘ün uyguladığı radyofrekans yöntemiyle sağlığına kavuştu. Bir yıldan beri kontrole gelen kadının sağlık durumunun iyi olması doktor ve hastane yönetimini oldukça mutlu etti.
“YARA VE DİKİŞ İZİ OLMUYOR”
Özel bir teknik uyguladıklarını aktaran Özgezmez, “Sadece tümörü olduğu yerde doğru tespit ederek yakıp, radyofrekansla yok etme tekniğiyle yaptık. Büyük bir ameliyattan kurtarıyor. Yara ve dikiş izi olmuyor. Normal hayatlarına daha hızlı dönmelerini sağlıyor. Klasik yöntemlerle tedavi etseydik iki bölgede kemik eksikliğine neden olacaktık. Kemikler çıkarılmadı ve iyileşme süreci daha hızlı oldu” dedi.
“GURUR DUYUYORUM”
Başhekim Doç. Dr. Gülnur Taşçı Bozbaş da, “Bu hastalar ameliyathaneye girip, o koşullarda operasyonları gerçekleştirilmiyor. Bildiğiniz tomografi cihazı altında operasyonu gerçekleştiriliyor. Ortopedi, anestezi ve radyoloji hekimlerimizin birlikte koordineli şekilde çalışması sonucunda ortaya çıkan bir işlem oldu. Hastanemizin Ege Bölgesi’ne hizmet veren bir merkez olması açısından çok gurur duyuyorum. Çok güzel işler işler yapıyorlar, bölgemize çok güzel hizmetler veriyorlar. Daha iyi olması için de herkesin elinden gelen tüm çabayı sarf ettiğinin de farkındayız” diye konuştu.
“HAYATIN DEĞERİNİ DAHA FAZLA ÖĞRENDİM”
Eski sağlığına kavuşan Burcu Kuşaksız ise, “Kendime bu hastalığı hiç kondurmadım. ‘Ben kanserim’ demedim. ‘Evet, böyle bir hastalık var ve geçecek’ dedim. Tedavilerime devam ettim. Kendime hobiler edindim. Hayatımın değerini daha fazla öğrendim. Benim için hayatı daha iyi anlama adına bu rahatsızlık belki daha iyi oldu. İyi bir durum değil ama demek ki bazı şeylerin değerini anlayabilmek için herhalde kötü şeyleri yaşamak gerekiyor” dedi.
