3 yaşındaki çocuğum konuşmuyor? Çocukları belirli bir olgunluğa erişmiş ve doğal şartlarda konuşmaya başlaması gereken yaşlarda olmasına rağmen konuşamamaları nedeniyle ebeveynler , “4 yaşındaki çocuğum konuşmuyor?” “Çocuğum neden konuşmuyor?” gibi..
Bebekler belirli bir evreye geldiklerinde söyledikleri ilk kelimeler çoğunlukla “Anne. Baba.” olur. Bu tüm dünyada söyleyiş tarzları değişse de aynıdır ve bu sözlerin söylendiği gün evladını seven ebeveynler için tarihe geçen bir gündür.
Fakat aileler çocuklarının belirli bir yaşa gelmesinin ardından akranlarına nazaran konuşma açısından geride kaldıklarını farkettiklerinde kaygılanır ve bu kaygı nedeniyle uykusuz geceler dahi geçirebilirler. Örneğin, 2 çocuk sahibi bir anne ilk çocuğunun 2. çocuğunun yaşlarında çoktan konuşmaya başladığı düşüncesi nedeniyle kaygılanır ve doktor doktor gezerek “Çocuğum neden konuşmuyor?” sorusunu sorabilir.
Ancak bu gibi durumlarda hemen paniğe kapılmak size hiçbir fayda sağlamaz. Çünkü gelişimde bireysel farklılıklar vardır. Çocuğunuz abisiyle veya ablasıyla aynı yaşta, aynı zamanda, aynı gelişimi gösteremeyebilir. Aksine bir durumda da abisinin geri kaldığı bir konuda kardeş ön plana çıkabilir. Burada her insanın, her çocuğun özel olduğunu bir kere idrak etmemiz gerekir. Bazı çocuklar dil gelişiminde diğerlerinden önde giderlerken bazıları geri kalabiliyor ve sonradan açılabiliyorlar. Bu bir dereceye kadar endişe gerektirmeyen bir husustur çoğu zaman.
Konuşma aşamasına gelen küçük çocukların %15 ile %25’inde bir tür iletişim bozukluğuna rastlanıyor. Erkek çocuklarda ise kızlara oranla dil gelişiminin daha yavaş gerçekleştiği gözlenir. Çoğunlukla bir çocuğa “3 yaşındaki Çocuğum Konuşamıyor“, ” Geç konuşan çocuk” diyebilmemiz için 18-20 aylık olmasına rağmen 10 kelimeden daha az kelime kullanması veya 21-30 aylık olmasına rağmen 50 kelimeden az kelime kullanıyor olması şartı koşulur.
Bebeklerin çoğunun 12 aylık olduklarında “Anne. Baba” diyebilmesi uzmanlar tarafından beklenir. Bunun yanı sıra alıcı dil konumunda sizin söylediğiniz basit cümleleri de anlayabilmelidirler. Örneğin; “Bana oyuncağı ver” dediğinizde göz teması kurup, durup sizi dinlediğini, söylediğinizi farkettiğini belli eden tavırlara girdiğini anlarsınız.
Amerikan Pediatri Akademisi, çocuklarda ilk 5 yılda dil gelişimi açısından olması gereken özellikleri şu şekilde sıralar.
Her çocuğun özel olduğunu ve gelişimde bireysel farklılıklar gözlenebileceğini söylemiştik. Bu nedenle çok ufak konuşma sorunlarının düzelmesi için beklenebilir. Bunun yanı sıra bazı çocuklar iletişimde ifade etme aşamasında geride kalmış gibi gözükseler de alıcı dil yani söylenenleri anlama kısmında gayet iyi olabilirler. Bu nedenle bir çocuğun konuşmasında gecikmeler yaşanıyor olsa dahi alıcı dilinin de ne durumda olduğuna bakmak gerekir ciddi manada endişelenmek için. Alıcı dil, geç konuşanları gelişimsel gecikmeleri olan çocuklardan ayırmak için yararlı bir belirleyicidir.
Çocukların dil gelişiminde bireyden bireye farklılar gözlenebilmesi ve gelişimdeki bireysel farklılıklara dikkat edilmesi hususu eğer bu gelişim ciddi seviyelere ulaşıyorsa geri plana alınır. Aşağıda endişe duymamız gereken durumlar hakkında bazı bilgiler yer alıyor.
Çocuğunuzun konuşmasın bir sorun olduğunu farkediyorsanız öncelikle mutlaka bir çocuk doktoruna gözükün. Sağdan soldan duyduğunuz, “Bizim çocukta da olduydu bir şey olmaz” cümlelerine aldanmayınız. Her çocuk farklı ve özeldir. Konuşma ve dil gelişimi çok kritik bir husustur. Eğer çocuk konuşma aşamasında sorun yaşarsa bu tüm hayatını etkiler. Dil gelişim alanında uzman bir doktor ile yapacağınız görüşmelerde evladınız için gereken testler uygulanacaktır.
Eğer çocuğunuzun bir duyma problemi olduğundan şüpheleniyorsanız işitme testi için alanında uzman bir odyologa gitmelisiniz.
Eğer zamanında gerekenleri yapmazsanız çok ciddi sonuçlar doğabilir. Dil ile ilgili kalıcı sorunlar ortaya çıkabileceği gibi okul hayatında da öğrenme güçlükleri yaşayabilir ve arkadaşları tarafından zorbalığa uğrayabilir. İletişim hayatın bel kemiğidir. Hayatın temelidir. Dil olmadan hayat olmaz. Tüm canlılar ve evren arasında bir bağ bir anlaşma dili vardır.
2002‘de Bryn Mawr Koleji araştırmacıları tarafından yapılan bir araştırma, 24 ila 31 aylıkken konuşmakta zorluk çektikleri tespit edilen çocukların, ilkokulun ilk yıllarında okumakta zorlandıkları ve “heceleyerek okuyan öğrenci” olma eğiliminde oldukları ve kelime dağarcıklarının zayıf olduğu sonucuna ortaya çıktı.
#LÜTFEN! Etrafınızdaki insanların daha büyür, büyüdükçe düzelir gibi söylemlerinden ziyade doktorların dediklerine itimat edin.
Çocuğunuzun normal konuşma ve dil gelişimini desteklemek için:
Evladınızın dil gelişimine yapabileceğiz en büyük destek onunla her an konuşabilmektir. Banyo yaptırırken, yemek yediriken, emzirirken, bezini değiştirirken içinizden geldiği gibi bebeğinizle konuşun. Mesela yemek yaparken çocuğunuza yemeği nasıl yaptığınızı anlatın. Anlamayacak biliyorum siz anlatın o sizi duyar.
Kaynaklar: Marilyn C. Agin, MD, developmental pediatrician, New York City. Debora Downey, MS, CCC-SP, University of Iowa Health Care, Iowa City, Iowa. Diane Paul-Brown, PhD, American Speech-Language-Hearing Association, Rockville, Md.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.