AYDIN’da birçok tarım alanını sulamada kullanılan Büyük Menderes Nehri’nde kirlilikle ilgili konuşan Germencik Çevre ve Doğa Derneği Sözcüsü Dr. Metin Aydın, “Büyük Menderes Nehri bir kanalizasyon kanalı haline geldi. Hepimiz Büyük Menderes Nehri’ne ihanet ediyoruz” dedi.
Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinden çıkan Uşak, Denizli ve Aydın’dan geçerek Ege Denizi’ne dökülen 584 kilometre uzunluğundaki Büyük Menderes Nehri’ndeki kirlilik nedeniyle tehlike çanları çalıyor. Büyük Menderes Nehri’nde yağmurların az yağmasından dolayı sular çekildi. Suların çekilmesiyle bazı sanayi tesislerinin endüstriyel atıklarını arıtmadan nehre akıttığı iddia edilirken, Büyük Menderes´in Aydın Çine karayolu kenarındaki bölümünde kötü koku ve sudaki köpükleşme kirliliği gözler önüne seriyor. Su seviyesinin de oldukça azaldığı nehirde, canlı yaşamı da olumsuz etkileniyor. Nehrin aktığı bölgede yükselen kötü kokular, bölge sakinlerini tedirgin ediyor. Bölgede bir çok kez yapılan haberlere rağmen yetkililerin halen daha sessizliğini koruyor.
“BÜYÜK MENDERES NEHRİ KANALİZASYON KANALI HALİNE GELDİ”
Germencik Çevre ve Doğa Derneği Sözcüsü Dr. Metin Aydın, “Biz nasıl Büyük Menderes Nehri yakınlarına nasıl bir tane daha jeotermal santrali istemiyorsak, bundan sonrada dere ve çayların üzerine baraj ve göletlerin yapılmasına izin vermemek lazım. Hangi amaçla olursa olsun buna izin verilirse Büyük Menderes Nehri’ndeki kuraklığı çok daha derin bir noktaya getiririz. Ayrıca Büyük Menderes Nehri yakınlarına çok büyük endüstriyel tesisin yapılmasına izin vermemiz gerekiyor. Büyük Menderes Nehri’nde akan suyun kıymetini bilmemiz lazım. Annemizin ak sütü gibi bizi besleyen, bizim var olmamızı sağlıyor. Biz Aydın’da ne yapıyoruz Büyük Menderes Nehri’ne ihanet ediyoruz. Bu ihanet nedir derseniz. Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin yıllardan beri gece gündüz demeden sürekli bir şekilde kentsel atık sularının buraya bıraktığını görüyoruz. Kokudan şu anda burada duramıyoruz. Suyun üzerinde köpük olan şeyler kimyasal ve biyolojik atıklardır. Sözde Büyükşehir Belediyesi’nin arıtma tesisi var ama kaba bir arıtma tesis bu kesinlikle kimyasal ve biyolojik bir arıtma yapılmıyor. Şu anda Büyük Menderes Nehri’nin geldiği noktaya bakıldığında katı atıkların alındığı ve atıkların taşındığı bir kanalizasyon kanalı haline geldi. Bunda herkesin suçu var.”
“AYDIN’DA TEK SORUN BÜYÜK MENDERSE NEHRİ KİRLİLİĞİ VE KURAKLIĞIDIR”
“Çözüm noktasındaki kişilerin artık durmaya hakkı yok” diyen Aydın, “Aydın’da şu anda tek sorun Büyük Menderes Nehri’nin kuraklığı ve kirliliğidir. Büyük Menderes Nehri’nde kuraklık varsa Aydın ovasında açlık var, fakirlik var, kanser var, hastalık var, ölüm ve göç var. Bizim kaçacak bir yerimiz yok. Bu toprakları nasıl kazandığımızı herkes biliyor. Bu toprakların kıymetini bilmemiz lazım. Görevlerini yerine getirmeyen yetkiler sayesinde bizim bunu kaybetme hakkına sahip olma şansımız yok. Biz bunun hesabını veremeyiz. Ne kendimize nede bizden sonra gelecek olan nesillere de anlatamayız. Aydın ve Büyük Menderes Nehri’nin kirliliği ve kuruması Türkiye’nin de birinci sorunudur. Sularımıza sahip çıkıp onları korumamız lazım. Annemizin ak sütü gibi bunlara bakmamız lazım. Yoksa yaşam Büyük Menderes Havzasında yok” dedi.