Türkiye Tarım, Hayvancılık ve Arıcılık Federasyonu (TAHAP) Başkanı Mustafa Sarıoğlu, bal konusunda vatandaşları uyararak, “Otel, restoran, yol boyu konaklama tesislerinin kahvaltı salonlarındaki balların yüzde 95’i sahtedir. Kimse bunun aksini iddia edemez. Direkt glikoz, nişasta bazlı şeker ile enzimle yapay, sahte bal yapıyorlar. Cihaz nedeniyle artık yakalanacaklar” dedi.
Türkiye’yi karış karış dolaşarak yüzbinlerce üyesinin derdine derman olan TAHAP Genel Başkanı Mustafa Sarıoğlu, Türkiye’deki Tarım ve gıda politikalarıyla ilgili Türkiye genelinde üretilen balın yüzde 70’inin tağşişli satıldığına dikkat çekerek, “Otel, restoran, yol boyu konaklama tesislerinin kahvaltı salonlarındaki balların yüzde 95’i sahtedir. Kimse bunun aksini iddia edemez. Direkt glikoz, nişasta bazlı şeker ile enzimle yapay, sahte Bal yapıyorlar. Cihaz nedeniyle artık yakalanacaklar. Yeni gıda yasası nedeniyle yaptırımla karşılaşacaklar. Bunun neticelerini şubat sonu gibi bekliyoruz” dedi.
“EN BÜYÜK TEHLİKE KİMYASAL TEHLİKE”
Geçen yıl balın 750 liraya kadar çıktığını belirten Sarıoğlu, “Arıcılıkta en büyük problemlerden birisi tarımsal ve kimyasal zehirlerdir. Arı ayçiçeğine konuyor ölüyor ondan çıkan yağı siz yiyorsunuz. Tarım ve gıdada bu işin şakası yok. Tarım ve gıda acilen milli güvenlik meselesi ilan edilmelidir, ilgili kurumlar üst seviyeye çıkarılmalıdır. İçişleri Bakanlığı denetimlerde direkt etkili olmalıdır. Kesinlikle bu ülkede tarımsal bürokrasi acilen yapılandırılmalıdır” diye konuştu.
“ÖĞRENCİLER SAHAYA İNDİRİLMELİDİR”
Sarıoğlı, “Sıkıntı büyük, aynı savunma sanayinde olduğu gibi Tarım, Gıda, Tabiat Üniversitesi kurulmalıdır. Bunun vakit kaybedilmeden yapılması lazım. Ziraat fakülteleri beş yıla çıkarılmalı, birinci yıldan sonra öğrencilerin köylüyle buluşturulması gerekiyor. Öğrenciler sahaya indirilmelidir. Biz hayvancılık ve bitkisel üretim raporunu Cumhurbaşkanlığına gönderdik. 65 kişilik akademik kurulumuz var, sorunları ve çözüm önerilerini biliyoruz. Sürdürülebilir tarım politikalarına ihtiyacımız var.
Bürokrasi maalesef çok hantal ve çok yavaş işliyor. Arıcılık bir dönem fetret dönemine girmişti. İnsanlar para kazanamıyordu. Ama bu dönemi aştık. Arı yoksa bitkisel üretim olmaz. Onun için bunları tek merkezde toplamak gerekiyor. Köy merkezli üretim projelerine destek vereceksin muazzam bir denetim yapacaksın. 25-35 yaş arası kadınların sosyal güvenliklerini devlet karşılaması gerekir. Müfredatta tarım ve gıdaya daha fazla yer verilmelidir. Köy merkezli projelere destek arıyoruz. Türkiye genelinde köy odalarını açtırma kampanyasına başladık” diye ifade etti.